YAŞAMIN BİLANÇOSU

İktisat okuyanlar bilançonun şirketin o anını gösteren bir fotoğraf karesi olduğunu kar zarar tablosunun da o ana gelinceye kadarki yaşananları gösteren film şeridi olduğunu bilirler. Şiket aktifleriyle pasiflerinin birbirine eşit olması gerekir, eğer eşitlik yoksa bir yerde hata var demektir. Şirketlerin pasifleri para kaynaklarını gösterir yani ne kadarı özsermaye ne kadarı dışardan gelen paradır bunu görürsünüz, aktifleri ise bu paraların harcama yerlerini ve getirilerini işaret eder yani ne kadarı sabit kıymetlere harcanmıştır ne kadarı dönen varlıklarda tutulmaktadır bunu görürsünüz.

İnsan yaşamı da bence buna paralellik gösterir, sizin değerlerinizdeki birikimleriniz ile yaşamda ki getirileriniz eşitlik gösterir, aileden gelen değerleriniz sizin özsermayeniz, diğer birikimleriniz de eğitim ve çevrenin size kattıklarıdır. Bunun ne kadarının sabit kıymetlerinizde olduğu yaşamınız için önemlidir, çocuklarımıza bunu vermeye çalışıyoruz. Dostluk, dürüstlük, açık sözlü ama kaba olmayan, şefkat, sevecenlik, esneklik ama yalaka olmamak, çalışkanlık, iyi niyet ve bunlar gibi binlerce insani değerler bizim yaşamdaki kazançlarımızı ve yerimizi belirler. Zaman zaman değerlerimize paralel kazançlar elde edemeyebiliriz, hatta bu değerlere bizim kadar sahip olmayan kişilerin yaşam koşusunda bizi solladıklarını görebiliriz ama uzun vadede bunların bizim yaşamımızın düzeyini belirleyeceğinden şüpheniz olmasın.

Briçte de aynı olgular geçerlidir, kimi zaman başarısız olabilirsiniz ama özsermayeniz ve diğer briç birikimleriniz iyiyse belli bir süre sonunda bunlar size briç kalitesi olarak geri dönecektir. Briç dersleri almak bunun için önemlidir, pasifinize değer katıyorsunuz bu kattıklarınız bir süre sonra sabit kıymetlerinize veya ürettiğiniz varlıklarınıza dönüşecektir. Burada da önemli nokta, edindiğiniz yaşam veya briç deneyimlerinin stokta kalmayıp bir değer olarak yaşamdaki yerini alabilmesidir. Stokta kalan ürünler bilançoda gözükür ama pazara sunulmamışsa kar zarar tablosunda bir kazanç olarak gözükmezler.
18.kasım.2007

Hiç yorum yok: